Atilla Yeşilada’nın bugünkü yazısı
Uyumayı severim, bazen uzaylılar tarafından kaçırılıp uzay gemisinde anal sondayla kurcalandıktan sonra bir sömürge gezegende harem ağası pozisyonunda köle olarak çalıştırıldığımı görüyorum, kısa sürse de mutluluk kaplıyor içimi. Sonra uyanıyorum ve yine bu Odin’in terkettiği gezegende yaşadığımı hatırlayıp, şişeye uzanıyorum.
Benim nezdimde yalan kutsaldır. Her ürün ve hizmet renkli yalanlarla pazarlanır, savaşlar milli yalanlarla başlar, aşklar ve Borsa’da ralliler de. Bir yanda “Türkiye’ye güveniyoruz, Kıyamet gününe kadar bu ülkede kalacağız” deyip, öte yanda Arap diyarında bankanızı satacak keriz aramak, “Gelişmekte Olan Piyasalarda dönüm noktası geldi, herşey kelepir” diyip, mal boşaltmak,”….! Efsane yalanlardır bunlar! Ama kaliteli bir yalanın mumu yatsıda sönmemeli. Bu yüzden Türkiye’den çok muzdaribim. Bu Batı usulü yalan söylemeyi bir türlü kıvıramadık. ABD’nin bir numaralı dolandırıcısı Maddoff tam 15 yıl gizledi 60 milyar doları buharlaştırdığını. Seçimden 2 yıl geçti, hala Trump’ın iyi bir başkan olduğuna inananların oranı %37 civarında. 11 Eylül faciasının Musevi-CIA komplosu olduğunu düşünenlerin sayısı 20 yıldır düşmedi.