Mehmet UÄŸur Civelek’in bugünkü yazısı
Küresel ölçekte sistemik risk algısının güçlendiği ve güvensizliğin büyüdüğü bir süreçten geçiyoruz. Sürdürülebilir olmayan eğilimler, geleneksel olmayan kısa vadeli ekonomi politikaları, ağırlaşmış sorunlar, artık yönlendirilemeyen beklentiler nedeniyle yükselen belirsizlikler ve giderek daha bulaşıcı hale gelen kırılganlık algıları bu sonuçta etkili oluyor. Yozlaşmış mevcut düzenin, yapısal olarak ürettiği sorunları çözemiyor oluşu, bu kısır döngüyü beslemeye devam ediyor.
Bir an için kırılgan olarak adı çıkmış ekonomileri bir kenara bırakıp, en iyi durumda olduğu iddia edilen ABD Ekonomisine odaklanalım. On yıl önce yaşanan küresel krizden bu yana hatırı sayılır bir düzelme var! Makroekonomik görünümün belirgin bir şekilde iyileştiği algısı hayli yaygın; fakat bütçe açığı ve ticaret açığından oluşan ikiz açığı bir türlü kontrol altına almayı başaramıyorlar, menkul ve gayrı menkul şeklindeki varlık değerlerinin balonlaşmasının yarattığı kırılganlıklardan arınmayı beceremiyorlar.