Mahfi EÄŸilmez’in bugünkü yazısı
Dış yükümlülük ve dış borç denildiğinde ilk bakışta benzeyen ama aslında aralarında farklar bulunan iki kavram çıkıyor karşımıza. Bunların farklarını tam olarak ortaya koyamazsak kafa karışıklığına yol açabiliyorlar. Bu iki kavram arasındaki farkları açıklayabilmek için öncelikle kamuoyuna açıklanan istatistiksel tablolar arasında yer alan iki tablodaki bazı verilere ilişkin tanımları ortaya koymamız gerekiyor.
Dış borç stoku; ulusal ekonomi dışındakilere olan borçlar, bir başka ifadeyle yurtiçinde yerleşik olan kişi ya da kurumların yurtdışında yerleşik olan kişi ya da kurumlara olan borçları olarak tanımlanıyor. Bu borcun yabancı parayla (dövizle) ya da TL ile olması dış borç olarak değerlendirilmesini değiştirmiyor. Burada önemli olan borcun hangi parayla olduğu değil alacaklının kim olduğu meselesidir. Eğer alacaklı yurt dışında yerleşik kişi veya kurumlar ise o zaman bu borç hangi para cinsinden alınmış olursa olsun dış borç olarak değerlendiriliyor. Burada konu edilen dış borç stoku brüt dış borç stokudur. Bundan bazı varlık ve alacaklar düşüldüğünde net dış borç stokuna ulaşılıyor.
Uluslararası net yatırım pozisyonu; bir ekonomideki yerleÅŸik kiÅŸilerin yurt dışındaki yerleÅŸik kiÅŸiler ile olan iliÅŸkilerinde finansal varlıkları ve yükümlülükleri ile rezerv varlık olarak tutulan altın ÅŸeklindeki finansal varlıklarının belli bir tarihteki stok deÄŸerini gösteriyor. Uluslararası Yatırım Pozisyonunda toplam finansal varlıklar ile toplam finansal yükümlülüklerin farkı, net Uluslararası Yatırım Pozisyonu olarak adlandırılıyor. BaÅŸka bir deyiÅŸle, net Uluslararası Yatırım Pozisyonu; Türkiye’nin yurt dışından alacaklarıyla, Türkiye’nin yurt dışına borçlarının net farkını gösteriyor.