Haftaya baÅŸlarken, büyüme verileri saat 10:00’da açıklandı ve ekonomi 3. çeyrekte %11.1 büyürken, cari açık Ekim ayında 3.8 milyar dolar oldu.
Dikkat çeken en önemli noktalardan birisi, hem sanayi üretimi hem de hizmet üretiminin sırasıyla %14.7 ve %20 büyümesiydi. Bu arada ihracatın büyümesi %17.1 olurken ithalat %14.5 büyüdü. 2016 yılının 3. çeyreÄŸinde bildiÄŸiniz üzere, hain darbe girimi olmuÅŸ ve izleyen 3 ay içinde ekonomide önemli bir daralma meydana gelmiÅŸti. Bu durum baz etkisi yarattı ve büyümenin çift haneli rakamlara ulaÅŸmasını saÄŸlarken, ekonomiye verilen KGF desteÄŸinin de büyümeye ciddi katkı yaptığını gördük. Bu arada uzun zaman sonra hanehalkının tüketimi %11.7 gibi yüksek bir oranda arttı. Bunun ekonomiye maliyeti de enflasyon olarak karşımıza çıktı. 2018 yılında da 2017 yılı baz etkisi oluÅŸturacaktır ve ÅŸimdiden 2018 3. çeyrek büyümesinin gelecek yılki büyüme rakamları içinde en düşük olduÄŸunu göreceÄŸiz. Aslında büyüme oranına iliÅŸkin olarak çok ayrıntılı bir analiz verilebilir, fakat bu aÅŸamada piyasalar üzerindeki etkisine deÄŸinmek daha anlamlı olacaktır. Fakat, ÅŸunu vurgulamalıyım ki; büyüme istihdam artışı ve reel gelir artışından mı kaynaklanıyor yoksa, ekonomiye pompalanan paradan mı kaynaklanıyor? Ekonomiye para pompalayarak gerçekleÅŸtirilen büyüme, para akışı devam ettiÄŸi sürece yüksek kalabilir ama az önce de belirttiÄŸim üzere, enflasyonu artıran büyüme sürdürülebilir deÄŸildir. 2017’de tahminen %6-7 arasında büyüyeceÄŸiz. Önemli olan 2018’de ne olacağıdır. Bunu da faizler ne kadar düşük kalacak? Ne kadar para daha pompalayacağız? soruları belirleyecektir.
DOLAR
Dolar/TL’nin günlük grafiÄŸi yukarıda veriliyor. TKE göstergesi talebin çok zayıf olduÄŸunu gösteriyor. 3.40 seviyesinden itibaren 3.98’e kadar yaklaşık %17 civarında yükselen dolar, Fibonacci’nin %23.6 çizgisine kadar geriledi. TCMB’nin faiz kararı sonrasında önemli bir dalgalanma oluÅŸacaktır. Fibonacci’nin %38.2 çizgisi 3.76 seviyesinden geçiyor. Dolar/TL kuru ÅŸu an 3.83 civarında bulunuyor. Kısa vadeli ve TCMB kararı açıklanana kadar en önemli direnci 3.8740 civarında bulunuyor. Normalde son bir haftadır DXY endeksi yukarı gidiyordu (bugün geri çekildi) ama dolar/TL kuru aÅŸağı gitti. Bunun sebebini de daha önce açıklamıştım. Merkez Bankası’nın piyasa profesyonellerine faiz artıracağı sinyali vermiÅŸ olması ve son açıklanan enflasyon verisinin beklentilerden yüksek gelmesiyle birlikte, TCMB’nin mecburen faiz artışı yapacağına dair görüş oluÅŸmasıydı. Yani dolar/TL kuru “faiz artırımı beklentisi” nedeniyle geri çekiliyor.
Dolar/TL kuru için asıl sorulması gereken soru ÅŸudur; Piyasa kaç baz puanlık bir faiz artışını fiyatlara yedirdi? Burada teknik bir açıklama yapayım: eÄŸer ÅŸu anki kurlar sadece 25 baz puanlık bir faiz artışını fiyatlamışsa ve TCMB 25 baz puan artış yaparsa, dolar/TL kurunda fazla bir deÄŸiÅŸiklik olmaz. EÄŸer piyasa 75 baz puanlık bir faiz artışını fiyatlamışsa ve TCMB 50 baz puan artış yaparsa, piyasa bunu yeterli bulmaz ve dolarda yukarı hareket görürüz. Elbette ki piyasa en az 100 baz puanlık bir artışı fiyatlıyor. Ama hangi faiz? Geç likidite penceresi (GLP) eÄŸer 12.25’ten 13.25’e yükseltilirse, politika faizi %13.25 olmuÅŸ demektir. Zaten haftalık repo ihalesi açmadığı için bankalar parayı en az %13 bulabileceklerdir. Bu durum dolar/TL kurunda nasıl bir deÄŸiÅŸikliÄŸe yol açar. Tahminen piyasa ÅŸimdilik 100 baz puanlık bir artışı yeterli bulur ama bu durum dolarda aÅŸağı yönlü istikrarlı bir trend oluÅŸturmaz. Büyük olasılıkla 3.76-3.80 aralığında bir dip oluÅŸur ve daha sonra da dolar/TL kurunun yönünü genel olarak DXY endeksi belirler. Aslında son 1-2 haftada DXY ile dolar/TL arasındaki korelasyon azaldı. Ama TCMB kararı sonrasında yeniden korelasyon artabilecektir. ÇarÅŸamba akÅŸamı FED faizi artırırsa (ki öyle olması bekleniyor), bu durum TCMB’nin de faiz artırmasını gerektireceÄŸi beklentisini yaratacağı içn DXY yukarı gitse bile dolar TL kurunu aÅŸağı çekebilir. Ama dolar için 3.75-3.76 seviyeleri bence en güçlü destek seviyeleridir. Buranın aÅŸağı kırılması için MB’nın en az 150 baz puan artış yapması lazım. Bunu perÅŸembe günü TCMB kararını gördükten sonra daha saÄŸlıklı deÄŸerlendiririz. Ama perÅŸembeye kadar en güçlü destek 3.76 civarıdır. Bu aÅŸamada doların yukarı yönlü hareketleri cılız kalacaktır. Özellikle de 3.85-3.87 aralığını geçmesi zordur.
BORSA
BIST-100 endeksinin günlük grafiÄŸi yukarıda veriliyor. Daha önceki yorumumda 108-110 bin aralığını hedef olarak belirtmiÅŸtim ve geleceÄŸe dönük tahmin yapmak konusunda sizlerden daha iyi olmadığımızı da vurgulamıştım. Büyüme verisi dolardan daha ziyade borsayı çok olumlu etkiledi. Ama zaten bu büyüme, 9 aylık bilançolara yansımıştı ve hisse senetlerinde bu büyümenin satış ve karlılığa etkisi görülmüştü. Dolayısıyla büyüme etkisi kalıcı olmaz. Aralık bilançoları da iyi gelecek ama, 2018’e girdiÄŸimizde bu yılın çok iyi bilançoları baz etkisi oluÅŸturacaktır ve genel performans düşecektir. BIST-100 endeksi 109 bin civarında bulunuyor. TKE göstergesi 80 seviyesine kadar yükseldi. Bu durum, beklenmedik olumsuz geliÅŸmeler olmazsa, endeksin en azından kısa vadede (1-2 hafta) 107.750 seviyesini destek yaparak 110.000-110.500 aralığına kadar yükselmesini de beraberinde getirebilir. Hissesi olanlar bence pozisyonda kalabilirler. Gerçi bankalarla yükseliyoruz ama diÄŸer hisselere de yayılacaktır. PerÅŸembe günü MB faizi artırırsa, normal ÅŸartlarda faiz borsalar için iyi haber olmasa da, doÄŸru para politikası uygulandığına dair görüş oluÅŸacağı ve MB’nın kredibilitesine katkı yapacağı için borsayı da olumlu etkileyecektir. Tahminen perÅŸembeden önce endeks 110 bin üzerini test edebilir. TCMB kararı sonrasında, borsa için ayrıca yeniden deÄŸerlendirme yapmak gerekir.
Yatırımcılar genelde belirli bir görüşe sahip olur ve alternatif görüşlere pek deÄŸer vermezler. Her yatırımcı piyasaları izlerken, bir fikre sahiptir. ÖrneÄŸin endeksin 110.500 seviyesine kadar yükseleceÄŸini düşünüyor olsun. Fakat bu yatırımcı her gün kendine ÅŸeytanın avukatlığını yaparak şöyle bir soru sorup cevap vermelidir; “Aniden olumsuz bir haber gelir ve endeks sert düşmeye baÅŸlarsa nerede stop yapayım? Bunu bu ÅŸekilde düşünüp B planını hazırlayan yatırımcı eÄŸer sert bir düşüş baÅŸlar ve hisse ya da endeks stopa gelince de SATIÅž yapabiliyorsa iyi bir trader olma yolunda ilk adımını atmış olacaktır. Sizlere önerim ÅŸudur; eÄŸer her gün piyasayı izliyorsanız, önce beklentilerinizi belirleyin sonra da 180 derece ters geliÅŸme olursa ne yapacağınıza karar verin. “X hissesini 6.34’den alıyorum ve 6.55’de satacağım ama ters bir haber veya baÅŸka bir sebeple hisse 6.24’ün altına düşerse stop yapacağım.” Åžunu hiç unutmayı; eÄŸer hiç bir haber yokken hisse düşüyorsa mutlaka stop yapın. Ama bir haber nedeniyle düşüş oluyorsa, herkes bu haberi duyana kadar düşüş devam eder. Sonra, hacim iyice azalır. Bu tür bir durumda stopa pek gerek kalmaz. Ama haber gelmiÅŸ ve hala yüksek hacim varsa satış yaparak sonra alttan alabilirsiniz. Bu tür durumlarda, yeniden hacim artmaya baÅŸladığı halde düşüş devam etmiyor veya artış baÅŸlıyorsa dip oluÅŸtuÄŸuna dair önemli sinyaldir.
Herkese bol kazançlı bir gün olmasını diliyorum.
Yaşar Hocam merhabalar.Yorumlariniz için çok teşekkür ederim.Gercekten çok açık herkesin anlayacağı bir dille yazıyorsunuz.Hocam bir sorum olacaktı.Piyasalarin dolar/ tl kurunda kaç baz puanı fiatladigini nasıl anlayacağız.Persembe günü MB nin açıklamalarından sonraki harekete göremi karar vereceğiz.Düşmeye başlarsa dip noktasını yada yükselişe geçerse hemen o anki fiattan almak mantıklı olurmu?Teşekkürler.
Piyasanın 100 baz puanlık artışı fiyatladığını düşünüyorum. Karar açıklandıktan sonra piyasa bir tepki verecektir. Ama 100 baz puanlık artırım olması durumunda genellikle ilk yarım saatteki tepkiler yanıltıcı olabilir. Bu sabah zarrab davasındaki gelişmeler doları yukarı çekti. Önemli olan TCMB kararından sonraki süreçte doların çizeceği yöndür. Bu da genel olarak DXY endeksindeki gelişmelere bağlı olacaktır. Bence karar açıklandıktan hemen sonra alım-satım yapmak yerine bir süre izlemede kalmak gerekir.
Dolar bazında büyüme oldu mu gerçekten ?
Sahi ya, enflasyonun ikili ,üçlü rakamlar olduğu yıllarda büyüme oranları TL bazında hesaplanarak mı veriliyordu ?
Enflasyon % 50 iken kur makası zaman zaman açılsa da sonunda dengeleniyor yüksek devalüasyonlar yaşamıyor muyduk ?
O dönemde GSYH TL bazında % 50 artmışken büyüme % 50 gibi olağandışı rekor seviye mi diyorduk ?
Enflasyonist kalkınma modeli yeniden mi hortladı yoksa ?
Faiz lobisi Yahudi lobisi kadar güçlü müdür ? Faiz ultimatom vererek düşer mi ?
Sorular, sorular….