SaÄŸolun, fikirlerimize deÄŸer verip sosyal medyadan sorular soruyorsunuz. “TCMB faizi artırır mı?” “FITCH notumuzu düşürür mü?” bu haftanın temel iki sorusu bunlar. 30 Ocak ve 1 Åžubat tarihlerinde de ABD Merkez Bankası FED’in toplantısı var. Bu toplantıda FED’in faiz artırması beklenmiyor. Ama Mart ayının ortasındaki toplantıda, piyasaların faiz artırımını neredeyse kesin olarak deÄŸerlendirdiÄŸini görüyoruz.  Bizler aslında geleceÄŸe iliÅŸkin olarak, sizlerden daha fazla ÅŸey bilmiyoruz. Fakat, ekonomi-finans-siyaset çarkları arasındaki iliÅŸkileri kolay anlaşılır bir ÅŸekilde anlatmaya çalışıyoruz.
TCMB’nin faiz artırıp artırmayacağı konusu öyle kolay cevaplanabilecek bir soru deÄŸil. Soruyu şöyle görmek lazım;  Salı günü (24 Ocak) dolar 3.90’ı aÅŸarsa veya 3.70’in altına düşerse TCMB’nin faiz kararı deÄŸiÅŸir mi? Ä°ÅŸte bu ÅŸekilde bakıldığı zaman, TCMB’nin kararının dolardaki hareketlere de sıkı sıkıya baÄŸlı olacağını düşünüyorum ama, salı günü doların ne olacağını bilmiyorum. Bu yüzden varsayım yapmak gerekiyor. En doÄŸal varsayım, doların 3.70 ile 3.80 olacağını varsaymak olur. Bir bakıma bu varsayım makul kabul edilebilir. Ama dolar endeksi bir anda yukarı sert hareket yapmaya baÅŸlarsa ki; Trump’ın bir sözüyle dolar endeksi (DXY) sert inebilir ve çıkabilir de. Åžu an için genel trend aÅŸağı yönde ve bu durum bize yarıyor.
Yani MB’nın kendisini rahat hissettiÄŸi bir ortam ile, stresli hissedebileceÄŸi (doların 3.90’ı aÅŸması gibi) bir ortam ya da çok çok rahat hissedebileceÄŸi bir ortam (3.60-3.65) farklı kararlar vermesine sebep olabilecektir. Ama ben yeniden yukarıdaki varsayımımı (doların 3.70-3.80 arasında olmasını) baz alarak bu soru ile ilgili düşüncelerimi açıklamaya çalışacağım.
Merkez Bankası’nın son manevraları ile ilgili olarak üst düzey açıklamalara baktığımızda en dikkat çeken yorum; “MB’nın elindeki tek silahın faiz olmadığını herkes görecek” mesajıdır. BildiÄŸiniz üzere geçen hafta Ekonomi Koordinasyon Kurulu (EKK) sayın CumhurbaÅŸkanımızın baÅŸkanlığında toplandı ve bu toplantıda eminim faiz kararı konusunda baÅŸtan aÅŸağı birçok alternatif hareket tarzı tartışıldı. Çünkü TCMB BaÅŸkanı sayın Çetinkaya da bu toplantıdaydı. Hali hazırda, MB’nın verdiÄŸi paranın maliyeti %9.21’e kadar çıktı. Yani son bir ayda, yaklaşık olarak 80 baz puan civarında bir faiz artırımı yapılmış oldu. Bu durum ve daha sonra da swap imkanının açılması, dolar’daki yukarı yönlü baskıyı hafifletti. Bu aÅŸamada swap konusunu kısaca açıklayayım; Merkez Bankası ihale yoluyla, bankalara  döviz yatırıyor ve karşılığında TL alıyor. Döviz için %0.75 faiz isterken, karşılığında aldığı TL’yi ise, %8’den alacağını ilan etti. Fakat bankaların döviz ihtiyacı yoksa, buna girmezler, çünkü ellerindeki TL’yi çok daha yüksek faiz (en az %10) diÄŸer bankalara satabiliyorlar.
Özetlersem, TCMB’nin faiz kararını, toplantı yapılan günkü dolar kuru, kendisinin son manevralarını yeterli görüp görmemesi (ki; birçok üst düzey ekonomi bürokratı, doları dizginledik mesajı veriyordu yani bu manevralar yeterli görülüyordu) belirleyecektir. Ä°ÅŸte tam bu aÅŸamada, faiz kararının bildiÄŸimiz eski faiz kararlarından farklı olmasını bekliyorum. En büyük olasılık olarak “geç likidite penceresi” (GLP) faizini yukarı çekmek olarak görüyorum. GLP faizi eÄŸer %11’e çıkarılırsa, bu durumda ortalama fonlama maliyeti, %9.40-9.70 aralığına yaklaşır. Dolayısıyla, GLP faizinde artış bekliyorum ama koridorun diÄŸer seviyelerinde deÄŸiÅŸim beklemiyorum.
Bir baÅŸkası çıkıp, koridorun altı, ortası ve  üstünde 50 baz puan artış olacağını da söyleyebilir. Haklı da çıkabilir. EÄŸer TCMB’nin alacağı kararların kombinasyonunu yapacak olursak, en az 20 tane karar kombinasyonu ortaya çıkar. Koridora dokunulması, dolar üzerinde en azından kısa vadede ciddi aÅŸağı yönlü baskı oluÅŸturur. Fakat, az önce söylediÄŸim üzere benim beklentim, koridora dokunmadan sadece GLP faizinde artış yapılması yönündedir. Bu cümleleri yazarken ciddi bir risk alıyorum. Tersi bir karar çıkarsa, yoÄŸun protesto mesajı alırız. Normalde akıllı bir ekonomist MB’nın ne yapacağı konusuna girmez ve “ÅŸunu yaparsa, bu olur, bunu yaparsa ÅŸu olur” ÅŸeklinde bir mesaj vermeyi tercih eder. Fakat benim piyasalara bakış açım budur; bir beklentim vardır ve buna göre bir senaryo oluÅŸtururum ama, B ve C senaryosu da kafamda hazırdır.
Eğer beklediğim yönde bir karar alınırsa, piyasalar nasıl davranır? Dolar yükselir mi? Düşer mi? Borsa yükselir ya da düşer mi?
Ä°lk etki karmaşık olacaktır. Koridor faizlerine dokunmadı diye dolar hızlı yükselebilir, ama GLP faizini artırdığı ve fonlama maliyetini yükselteceÄŸi için bu yükseliÅŸ bir süre sonra sınırlı kalır. Tam bu noktada piyasa aktörlerinin aklından neler geçer? Bardağı dolu görenlerle, boÅŸ görenler…
- TCMB yine kulağını tersten gösterdi, dolambaçlı yoldan gitti. Siyasi baskı var. Bu durum FITCH kararı olumsuz olabilir (doları artırıcı etki yapar).
- TCMB bekleneni yaptı, zaten dolar baskılanmıştı. Fonlama maliyeti de artıyor, dolar çok fazla değer kazanmaz, FITCH not indirebilir ama zaten daha önce yapılan açıklamayla bu karar fiyatlara girmişti (Doları düşürücü etki yapar).
Dikkat ederseniz, TCMB kararının ucunda bir FITCH faktörü var. 27 Ocak’ta FITCH kararını açıklanacak olup, dolambaçlı yollar, derecelendirme kuruluÅŸları tarafından sevilmez. Dolayısıyla, bu karar günü yaklaşırken, dolarda yeniden spekülatif ataklar oluÅŸabilir. Fakat, bundan 10 gün önce 3.50’lerden baÅŸlayıp 3.96’ya kadar giden harekete benzer bir hareket oluÅŸması olasılığı bu aÅŸamada düşüktür. Bu tür bir hareketin oluÅŸması için doların 3.8650 üzerinde kapanış yapması gerekir. Bu tür bir kapanış olursa, o zaman yeniden spekülatif atak ya da spazmın baÅŸladığına dair sinyal olacaktır.
AÅŸağıdaki grafikte üstteki grafik dolar (DXY) endeksini, alttaki grafik de Dolar/TL kurunu gösteriyor. DXY aÅŸağı giderken, dolar/TL 3.50’den 4’e doÄŸru yol aldı. DXY endeksi aÅŸağı gitmeye devam etti. Ama dolar 3.70 ile 3.80 arasına sıkıştı.
Yani dolar/TL’nin yukarı hareketi ciddi bir volatilite yarattığında ve önlenemez yükseliÅŸine baÅŸladığında, Türkiye’de döviz borcu olan firmaların birçoÄŸu açık pozisyonlarını kapatma yoluna gittiler. Etrafımdan birçok firmadan bunu biliyorum. Öyle bir noktaya gelindi ki; daha 5-6 gün önce, 3.50 olan dolar 4’e yaklaÅŸmıştı. Bu ralli, herkese borcunu kapattırdı. Ama borç kapamalar genel olarak 3.75 geçildikten sonra oldu. Åžu an doların aÅŸağı yönlü baskılanmasının ana sebeplerinden biri de kur riskini kapama talebinin ÅŸu an en az düzeye inmiÅŸ olmasıdır.
MB’nın kararları en azından ÅŸu ana kadar iÅŸe yaramıştır. Fakat bundan sonra da yaramaya devam edeceÄŸi anlamına gelmez. 2006 yılında üç defa faiz artırılmak zorunda kalınmıştı. Åžu an ikinci aÅŸamaya geçtik. Kurlar bir süre daha sakin kalabilir, fakat DXY endeksi veya dünyadaki siyasi geliÅŸmeler, iç ekonopolitik kararlar nedeniyle yeni spekülatif ataklar olabilecektir. Çünkü iÅŸin doÄŸasında bu var. Özellikle de FITCH kararı yaklaşırken ve bu karar sonrasında son 10 günlük sakinliÄŸimiz son bulabilir.
Teknik analiz gözlüğüyle baktığımızda ise, yapılabilecek en iyi tahmin, doların 3.70 ile 3.85 arasında dalgalanmasıdır.  Dolarda volatilite düşmüş durumdadır, Fakat bundan sonraki hareketler TCMB ve FITCH kararlarıyla şekillenecektir.
Faiz gerçekten doğru bir silah mıdır? Ekonomiyi düzeltir mi?
Faiz  alevli zamanlarda yangın tüpü görevi görür.  EÄŸer faiz artırmak ya da azaltmakla ekonomiler  düzelseydi zaten hiç sorun kalmazdı. 2012’deki faiz artırımı, ya da 2015 başındaki faiz artırımı uzun vadeli bakıldığında düzeltti mi? HAYIR… Demek ki faiz alevi söndürmekte etkili olabiliyor ama, ondan sonra neler yapıldığı hangi ekonomi politik adımların atıldığı çok daha önemlidir.
Herkese bol kazançlı bir hafta olmasını diliyorum… Borsaya iliÅŸkin görüşlerimi bu sabah saat 11:00 ile 11:30 arasında yazmış olurum.
REKLAM NOTU:
Yüzyüze eÄŸitimimi soranlar vardı. Ä°zmir, Ä°stanbul ve Ankara’da düzenliyoruz, ayrıntıları bugün öğleden sonra 14:00 civarı duyuracağım. Ä°lgilenenlere tÅŸk ederim. Â