Türkiye tek kimlik numarasıyla tüm sistemini kayıt altına almayı hedefledi. Bunun için TC kimlik numaraları verildi. Olay o kadar hızlı hayata geçti ki; senelerce önce ölenlere bile vatandaşlık numarası verildiği gözlendi.
Rivayet odur ki, ölenler bile kalkıp oy kullanmayı başardılar. Çok eleştirildi. Türkiye’nin yazılım ve bilişim sektörü son derece nitelikli insanlardan oluşmasına rağmen, sistemde oluşan aksaklıklar hep önümüze çıktı.
Sonuçta üzerinden belli bir süre geçti ve herkeste vatandaşlık numaraları kabul gördü. İlkokul – lise dilimi içerisinde birçok çocuk bunları ezbere biliyor. Hedef neydi? Tek bir numara ile devletin hakkımızdaki tüm kayıtları entegre bir biçimde görmesi ve kimlik kirliliğinin önlenmesi.
Bu numaralar aynı zamanda bizim güvenliğimizi de sağlayacaktı. Öyle denildi. Sonra bunların satıldığı rivayetleri ortaya çıktı ki, cep telefonlarımıza gelen mesajlardan, dolandırıcılık vakalarından ve en son ortaya dökülen kimlik bilgilerimizden aklımız karıştı.
Yine de sistem gelişmiş ülkelerde uygulananlara benzer bir yaklaşımdaydı. Fakat her şeyin bilgisayar sistemine geçirildiği, e-devletin konuşulduğu, vatandaşlık numaralarının öne çıktığı bir sistem içerisinde hayatımıza devam ediyoruz.
Yetinilmedi önce ehliyetleri, ardından da aşamalı olarak nüfus cüzdanlarımızı çipli sisteme geçirip, bürokrasi sorununu çözecekler. Her ne kadar iddialı altyapı ile ortaya çıkıldıysa da halen farklı şehirlerdeki veraset işlemleri, daireler arasında mekik dokuyarak yapılıyor.
Olsun, zaman içerisinde oturur dedik ki, şimdi de bankalar bombayı patlattı. Bankalar çipli ehliyetleri kabul etmiyor. İşlem yapacak kişilerin nüfus cüzdanlarını da yanlarında taşıması gerektiği duyuruluyor. Güvenlik ile hologramların ulaştırılmasının beklendiği vurgulanıyor.
Şimdi buna şaka mı desem, itiraf mı bilemedim. Çünkü esas olan TC vatandaşlık numaramız ise, girildiği anda tüm bilgilerimizin çıkıyor olması gerekir. Yok bu numara güvenlik açısından yetmiyorsa, yetkililerin bir şeyin yanıtını vermesi şart.
Bize güvenliğimiz için vatandaşlık numaramızı kimseye vermemiz gerektiğini söylendi. Sonra çalınınca, savunma yapayım derken bu numaraların zaten ortalarda gezdiğini anladık.
Bu numaralar ortalara döküldüğünü göre gerçekten güvende miyiz; yoksa bu numaralar bir işe yaramıyor mu? Hangisi?