Ekonomi Bakanlığı sınır ticaretinin kolaylaştırılması için düzenleme yaptı. Bu cümle bir şaka değil; gerçek. Hem kekeme hem geveze tanımlamasına bayrak açtıracak bu hareket, Türk insanıyla dalga geçmektir.
Şu bir gerçek ki son yıllarda sınır ticareti yapılarak bu ülkede çok önemli bir gelir elde edildi. Bilhassa güney sınırlarımızda yapılan bu uygulama, başta Hatay olmak üzere sınıra komşu birçok ilimizin ekonomisine dinamizm kattı.
Kurulan oteller, günü birlik gidiş gelişler, kolaylaşan alışveriş prosedürü milyarlarca dolarla ifade edilen bir iş hacminin göstergesi oldu. Her ne kadar zaman zaman istismar edilse ve gösterilen kolaylık taklit ürünlerin girişine ortam hazırlasa da, özellikle esnaf düzeyinde bir hacmi de beraberinde getirdi.
Şimdi kritik soru şu: ‘Sıfır sorundan herkes ile sorun’ noktasına gelen Türkiye kiminle sınır ticareti yapacak? Sınırlarımızda ticaret yapabileceğimiz bir ülke kaldı mı?
Bırakın ilişkilerin bozulmasını, dibimizde oluşan koridora bile sesimiz çıkmaz iken, komşularımızın sınırlarının değişmesine gözlerimi kapatırken ve ne yazık ki yönetim düzeyinde buna sıcak bakan politikalar geliştirirken, hangi ülkeyle bir dostluk iklimi içerisinde sınır ticareti yapacağız?
Peki, böylesine açık bir fotoğrafın ortasında, bu tip düzenleme neden yapılıyor? Normal şartlar altında müşterisi olmayan otelde fiyatları düşürüp kampanya yapmak kadar anlamsız değil mi?
Uygulamanın kendisine baktığınızda bu kadar saçma gözükse de, düzenlemenin içeriğine dikkat ettiğinizde ilginç bir vurgu hem dikkat çekiyor; hem de bir başka problemin kapısını aralıyor.
Söz konusu değişikliği öne çıkaran ifade şu: “Sınır ticareti uygulamalarından daha fazla esnaf ve tacirin yararlanabilmesi için karar kapsamındaki illerde en az 2 yıldır yerleşik olma şartı 1 yıla düşürüldü.”
Anlaşılan o ki, adı sınır ticareti olan bu uygulamada hedeflenen gelen Suriyeliler’in kendi ülkeleriyle ticaret yapmaları. Bugüne kadar Türk insanının yaptığı ticareti, dış siyaset katliamıyla ellerinden alanlar, şimdi bir de rakip yaratıyorlar.
Şimdi söz konusu olan sınır ticareti ise ve fotoğraf buysa şu sorunun doğru yanıtını nasıl bulacağız? Sınırdaki yabancı kim? Antepli mi; Şamlı mı, adı sürekli değişen terörist gruplar mı?