Bir süredir, 2. Dünya Savaşı sonrası 1950’lerde oluşan dünyanın çatı kurumları, veto hakkı olan 5’li Güvenlik Konseyli Bileşmiş Milletler Örgütü, Dünya Bankası ve IMF’nin dünyanın siyasal sorunlarını ve terörü önlemeye çözüm üretemedikleri eleştirileri arttı.
Diğer yandan, finansal çatı kurumları, ülkeler arasındaki eşitsizlik, dünya ticaretinin sağlıksız gelişmesi ve yoksulluğun yaygınlaşması gibi sorunlar nedeniyle eleştiriliyor. 65 yıl öncesinin temelleri atılıp şekillendirilen dünyanın siyasal ve ekonomik bu çatı kurumlarının yeni dönem sorunlarına artık çözüm üretemediği, bu yönde dönemin şartlarına uygun gerekli kurumsal dönüşümü yapamadığı sık sık söylenmeye başlandı. Bu, dünyada yeni kurumsal arayışları gündeme getirirken, gelişmiş 7 ülkenin bir araya gelmesiyle oluşturulan G7’ler olarak başlayan çalışma, zaman içerisinde gelişmekte olan ülkelerin de katılımıyla G20 büyüklüğüne ulaştı.
Yazının devamı için TIKLAYINIZ. (Dünya Gazetesi)