İster beğenin isterseniz beğenmeyin, bu menüyü önünüze koyacaklar.
AKP ile HDP soslu koalisyon!
Şimdi ekranlarda ise oldukça gergin ve bir o kadar da tedirgin seçmeni(!) marine ediyorlar.
Hepsi kendinden menkul ve mahir siyasiler, sözde aydınlarımız ve parite gibi değişken ekonomistlerimiz ve de ekonomi kalemleri, uzun süredir servis edilmeyen ve diyetisyen hocamızın bile yemeyin dediği, kendi beğendikleri koalisyon kebabını önümüze koymak istiyorlar.
Sanki biz dört işlem bilmiyoruz?
550’nin yarısının bir fazlası ile iktidar kuruluyor, değil mi?
Oda 276 vekil eder.
Bul vekili al iktidarı işte mesele bu kadar basit!
Ama olmuyor iÅŸte?
Çünkü hepimiz çok iyi biliriz ki elmalarla armutlar, bir biri ile bölünüp toplanamaz!
Aynen siyasi partilerde olduğu gibi…
Bu işlemleri yapmak için önce çeşitleri ayırıp sonra matematiksel işlem yapacaksınız.
Tıpkı geometri biliminde olduğu gibi, paralel çizmek için ne gerekir? Bir cetvel, gönye, kendine paralel çizilecek bir doğru ve bunu çizecek bir kişi!
Şu müspet ilmin gözünü seveyim ne güzel her şeyi açıklayıveriyorsunuz?
Her neyse biz yemeğimize geri dönelim;
Bu soslu kebap mutlak önümüze konacak zira bize en iyi diye dayatılan da bu koalisyondur.
Dedik ya harcı önceden hazırlanandı.
Bu gerçeği en iyi MHP gördü ve açık net tavır koydu. CHP de aslında kendi ve AKP karşıtı iktidar yaklaşımını açıkladı. Bu aritmetik denkleme baktığınızda ise üçlü karşı bir iktidar olanaksız gözükmektedir.
Demem o ki seçmen aç bir şekilde masada servisin yapılmasını beklerken yemeğin geciktirilmesi bir siyasi taktiktir.
Sonuçta aç insan, önüne konanı beğenmese de, en azından tadına bakacaktır elbette!
Rakamlar ne diyor bir de ona bakalım?
Kesin olmayan sonuçlara göre
AKP+HDP=258+80=338!
İstedikleri kanunu, çıkarırlar anayasa bile hazırlayıp halkoyuna sunabilirler…
Eğer olmaz diyorsanız?
CHP ya da MHP’ye bakın, bir de HDP’ ye, son on üç yılda, AKP ve onun meydana getirdiği iktidarlar, kimlerle daha çok görüşmüş ve birlikte mutabakatlar sağlamışlar?
Demek ki en yatkın ortaklık AKP ve HDP arasında gözükmektedir. Eğer aksi olsa idi AKP seçim meydanlarında, muhtemel bir koalisyon için bir uzlaşı ve hoş görü söylemini tercih etmez miydi?
Aslında üçlü karşı iktidar kurulduğunda ne fark edece ki? Tüm devlet kadroları hatta yargı dahi uzun bir süreç içersinde tam anlamı ile iktidarın denetiminde olduğu medyalara manşet olmuyor muydu?
Unutmayalım ki seçmende en nihayetinde bir insan ve her yaptığı seçim doğrudur denemez…
Beşer bile şaşabilir ayrıca bu ekranlarda ki bir anda değişen üsluba bakarak sakın ola ümitlenmeyin ve önemli bir siyasi değişiklik olacağını da sanmayın. Hani ne derler?
Huylu huyundan vazgeçmezmiş!
Dönem faiz, döviz ve borsada at koşturanların dönemi ekonomik zemin ise mütedeyyin yatırımcılar için son derece kaygan ve tehlikeli aman dikkat(!)  bir anda kendinizi eko-tıp acil servisinde bulabilirsiniz…