Son 2 haftada BIST-100 % 10 değer kaybetti… Dün, dolar/TL 2.50’ye dayandı… Ocak ayında % 6.58’e kadar gerileyen gösterge faiz de dün % 8.48’e kadar yükseldi…
Sene başındaki iyimser beklentilerin aşırı fiyatlanması sonrasında bu resmi negatif etkileyebilecek gelişmelerin yaşanmasıyla BIST-100’de ciddi bir düzeltme gördük. 92.000 seviyelerine dayanan endeks son 2 haftada yaklaşık % 10’a yakın değer kaybetti. Endeks dün gün içerisinde en düşük 83.242 seviyesini gördükten sonra günü % 0.49 değer kaybıyla 84.574 puandan tamamladı.
Beklentileri negatife çeviren gelişmeler;
– Ocak enflasyonun acil PPK’yı toplamaya yetecek seviyede gelmemesi ve kurda artan tansiyonun TCMB’nin faiz indirimi beklentilerinin 24 Şubat’a ötelenmesi
– 2015 yılına dair tüm olumlu senaryoların odağındaki düşük petrol fiyatlarının; arz – talep tarafındaki dengesizliklerin etkisiyle yönünü yukarı çevirmesi
– Avrupa’daki Yunanistan kaynaklı tedirginliklerin artması
– son olarak da ABD’deki istihdam verilerinin beklentilerin oldukça üzerinde gelmesiyle Fed’in faizleri beklenenden erken artırabileceğine dair artan endişeler olarak sıralanabilir.
Güçlenen faiz indirim beklentileri ve siyasi kanattan gelen açıklamaların ateşini yükselttiği kur tarafında; Fed’e ilişkin endişelerin etkisiyle dolar/TL dün 2.50 sınırına dayandı. Dün açıklanan Sanayi Üretimi verilerinin 2014 yılı Aralık ayında bir miktar toparlanmasına karşın ekonomik büyümedeki zayıf görünümü değiştirmeye yetecek ölçüde olmamasının da dünkü fiyatlamalara sınırlı negatif bir etkisinin olduğunu gördük. Hazine’nin düzenlediği ihaleler sonrasında 2 yıllık gösterge tahvilin bileşik faizi de yukarı yönlü hareketini sürdürerek % 8.48’e kadar yükseldi.
Peki piyasadaki düzeltme süreci tamamlandı mı?
Teknik dinamikler piyasada tepki zamanın geldiğini göstermekte. Buna ek olarak,
– siyasi kanadın dün TCMB’yi rahatlatacak yönde yaptığı açıklamalar,
– kur tarafında tarihi zirveden sonra görülen gevşeme,
– petrol fiyatlarının yeniden dengelenmeye başlaması,
– Fed üyelerinden faiz artırımları için yalnızca istihdamdaki toparlanmanın yeterli olmadığı; zayıf seyreden enflasyona da bakılması gerektiği yönünde gelen beyanlar
teknik dinamikleri destekleyen temel gerekçeler olarak sıralanabilir.
Kur ve petrol tarafındaki tansiyonu yeniden körükleyecek bir gelişme olmadığı sürece, BIST-100 endeksinde tepki alımlarının ağırlık kazanması beklenebilir. Bu sabah Çin’den gelen enflasyon verileri beklentilerin altında kaldı ve Çin’in para politikasındaki genişleyici önlemlerin artabileceğine ilişkin beklentileri artırdı. Bu durumun, Çin’deki genişleme beklentilerinden ziyade; faiz artırımları konusunda “sabırlı” olacağını ve “uluslararası gelişmeler”e de odaklanacağını açıklayan Fed’e yönelik endişeleri bir nebze de azaltmış olması nedeniyle endeksteki tepki hareketi sürecini destekleyici bir gelişme olabilir.
BIST-100 endeksi bu sabah güne 426 puanlık bir yükselişle 85.000 seviyesinin üzerinde başladı. Gelen tepkinin ne kadar güçlü olacağını endeksin 85.500 seviyesinin üzerinde tutunup tutunamayacağı belirleyecek diyebiliriz. Bu seviyenin üzerinde tutunulması durumunda sırasıyla 86.750 ve 87.700 dirençleri test edilebilir. Gelen tepkilerin yeterince güçlü olmaması ve endeksin kısa vadeli alçalan kanaldaki seyrine devam etmesi durumunda ise test edilebilecek destekler sırasıyla 84.500 – 83.250 – 82.500. Endeksin yönü açısından kur ve petrol fiyatlarındaki gelişmeler en önemli belirleyiciler olmaya devam edecek. Orta vadeli iyimser beklentileri bozacak nitelikte bir gelişmenin olmaması ve TCMB’nin en azından yılın ilk yarısında ölçülü faiz indirimlerine devam edeceğine yönelik beklentilerin sürmesi nedeniyle; endeks 82.000 seviyesinin üzerinde tutunduğu müddetçe mevcut seviyelerin kısa ve orta vade açısından uygun maliyet yapma seviyeleri olduğu söylenebilir. Buradan hareketle, yeni alım yapmayı düşüne yatırımcıların alımlarını tek bir seviyeden ziyade kademelere yayması; olası düşüşleri de alım fırsatına dönüştürmek ve optimum maliyeti yakalamak açısından daha uygun olabilir.
Bugün Hazine’nin düzenleyeceği ihalelere gelecek talep miktarı gösterge faizin; dolayısıyla kur ve endeksin gün içerisindeki seyri açısından önemli. İhaleye yüksek bir talep gelmesi halinde endeksteki alımlar güçlenebilir. Ayrıca, ABD’den TSİ 17:00’da gelecek istihdam ve toptan stok verileri kapanışa doğru oynaklığın artmasına neden olabileceğinden takip edilmeli.
Erol Gürcan
Araştırma Uzmanı
Gedik Yatırım