1930’lı yıllarda ki büyük ekonomik buhrandan bu yana görülen en kötü finansal krizin dünya ekonomisini derinden sarsmasının üzerinden tam dört yıl geçti. 150 yıllık, Lehman Brothers, Fannie Mae ve Freddie Mac gibi dev yatırım bankalarının buharlaşmasının ardından, milyonlarca insanın işini kaybettiği finans tsunamisinde, tüm dünya ekonomileri sıkıntıyı hala atlatmış durumda değil. Amerika Merkez Bankası FED ise, küresel finans sisteminin ve ekonominin dengelenmesine yardımcı olmak adına, tüketim ve yatırım harcamalarının artması için, piyasayı esnetmeye devam ediyor. Fed; son dört yıldır uygulamaya koyduğu esnek para politikası ve yüzde 0’a kadar çektiği kısa vadeli faiz oranları ile, ekonomide ki serbest düşüşün önüne geçmek istiyor.
Yaşanan gelişmeler ışığında, ekonomide ki son durumu değerlendirdiğimizde ise, alınan önlemlerin hala yeterli değil. Goldman Sachs baş Amerika ekonomisti Jan Hatzius,’ a göre, FED; yeni niceliksel gevşeme programını 2011 yılı son çeyreğinde, ve 2012 yılı boyunca devam ettirebileceğini öngörmekte. Bu durumda, FED’in toplamda 2 trilyon dolara varan bir harcama yapabileceğini de dip not olarak belirtmekte yarar var.
Günümüze baktığımızda ise, Küresel ekonomiye dair endişeler piyasaları tedirgin etmeye devam ediyor. ABD Başkanı Barack Obama´nın ülkenin temerrüde düşmesini önleyecek borç tavanı yasa tasarısını imzalayarak yürürlüğe sokmasına rağmen, ABD endekslerinde satışlar hızlanmaya devam ediyor. Euro bölgesinde ise, İspanya ve İtalya’da artan kredi borcu gerilimi, borç krizinin yeniden alevlenmesine neden olmakta.
Sonuç olarak, 2011 yılı son çeyreğinde, küresel finans piyasalarının performansı, ABD, Euro bölgesi ve Çin’den gelecek haberler ile şekillenmeye devam edecek. Piyasalar ne zaman düzelecek derseniz, bana göre en temel gösterge ABD Merkez Bankası FED’in faizleri yükseltmeye başlaması ve bunun sonucunda, Altının gevşemeye başlaması olarak açıklanabilir.
http://bigyatirim.blogspot.com/
Dr. İsmet DEMİRKOL