TCMB’nin perşembe günü gerçekleştirdiği doğrudan müdahalenin bu hafta da devam etmesi muhtemel.
Bu müdahalenin yanında bu hafta ek parasal sıkılaştırmaların (EPS) gelecek olması da kuru aşağı yönlü baskılayabilir. Geçtiğimiz haftaki ilk müdahalede TCMB’nin piyasayı, piyasanın da TCMB’yi test ettiği bir gün olduğunu düşünüyoruz. Görünen ise piyasanın tepkisinin hiç de küçümsenmeyecek bir şekilde döviz lehine olduğu oldu. Bu hafta EPS ile birlikte doğrudan satışlara devam edilmesi kuru baskılayabilir. Ancak burada yurtdışı etkisi gözden kaçırılmamalıdır. Perşembe ve Cuma günkü gibi yurtdışından negatif etkinin gelmesi bu hamlelerin etkisini sınırlayabilir. Bu nedenle TCMB yurtdışından negatif etkilerin geldiği günlerde bu hamleleri azaltabilir ya da askıya alabilir. Bunun sonucunda ise kur zaman zaman yukarı yönlü denemeler yapabilir. Piyasada kesin olarak kurun TCMB’nin kontrolünden çıktığı algısı oluşmadığı sürece (biz henüz bu algının genele yayılmadığını düşünüyoruz) her an yeni bir müdahale gelebilir algısı yükselişleri sınırlayacaktır. Ancak gerek yurtdışı etkisiyle gerekse içerideki dolar talebinin artarak devam etmesi durumunda kurun 2,30 üzerine kalıcı olması panik atakları getirebilir. Buna dikkat etmek gerekiyor. Özetle kurda volatilitenin aşırı yüksek olacağı bir döneme girdik. Bu dönemi tahmin etmek zor olacaktır. Ancak zaman zaman TCMB müdahalelerinin geleceğini tahmin etmek çok zor değil. Bilinmeyense bu müdahalelerin hangi seviyelerden ve ne büyüklükte geleceğidir. Bize kalırsa bu bilinmezlik de TCMB’nin işine yarayan bir unsur olacaktır. Son olarak volatilitenin bu denli yüksek olduğu bu dönemde Dolar/TL’de bir hafta geçerliliğini koruyacak bir teknik seviye vermeyi doğru bulmadığımızı belirtelim. Bu hafta kur için kritik takvimde, pazartesi ve Cuma günü yapılacak EPS’ler, Salı günü açıklanacak olan enflasyon raporu ve TCMB Başkanı Erdem Başçı’nın açıklamaları ile Çarşamba günü sonlanacak Fed toplantısı ön plana çıkıyor.