Mesela!

GeliÅŸmiÅŸ ekonomilerin sorun ve açmazları bir anlamda küresel gündeme ipotek koydu, felaket senaryoları uçuÅŸmaya baÅŸladı. Oyun içindeki kısır oyunlar karmaşıklaÅŸtıkça riskten kaçınma eÄŸilimi güçlendi, bu durumdan rahatsız olanlar ne yapacağını ÅŸaşırdı. ABD yönetimi de borçlanma tavanının artırılmaması ihtimaline karşılık bir B planı hazırlamaya baÅŸlamış. Merak ediyorum bugüne kadar ikna edemedikleri cumhuriyetçi çoÄŸunluÄŸu ikna edecek bir hamle mi arıyorlar, yoksa gerçekten borçlanma tavanı artırılmadan durumu idare etmenin bir yolu var mı?.. ABD yönetimi ve piyasalar yeni borçlanma imkanı yaratmadan günü kurtarmanın bir yolu olmadığını her fırsatta dile getirdiÄŸine göre, Temsilciler Meclisi’nde çoÄŸunluk durumundaki Cumhuriyetçiler’in nasırına basarak geri adım attıracak bir hamle aranıyor…

Malum yönetim borçlanma tavanının artırılmasını istiyor ve durumun kötüleÅŸmesini önlemek adına vergi gelirlerini artırarak bütçe açığını küçültmeye, borç yükünün artmasını önlemeye çalışacağını beyan ediyor. UzlaÅŸmaz tavır sergileyen karşı taraf ise vergilerin artırılmasına karşı çıkıyor ve bütçe disiplini için harcama kesintisi talep ediyor ve ancak bu koÅŸulda borçlanma tavanını bir miktar artırabileceÄŸini ifade ediyor. Piyasalar ise bu çekiÅŸmeyi 2012 baÅŸkanlık seçimlerine yönelik kısır bir çekiÅŸme olarak görüyor ve bir ÅŸekilde 2 AÄŸustos’tan önce aşılacağını düşünmek zorunda kalıyor. Aslında durum biraz daha farklı. Federal Reserve artan enflasyon baskısı nedeniyle yeni bir parasal geniÅŸlemeye gidecek durumda deÄŸil; hal böyle olunca durgunluktan çıkmak adına kamu harcamaları özel bir önem taşıyor, fakat Cumhuriyetçiler bu gerçeÄŸi görmek istemiyor. EÄŸer muhalefetin dediÄŸi olur ve özellikle sosyal harcamalarda ciddi kesintiler yapılması söz konusu olur ise durgunluÄŸun derinleÅŸmesi, kredi notunun düşmesi ve Obama’nın seçimleri kaybetmesi kaçınılmaz hale gelebilir. Yönetim borçlanma tavanının artırılmasını saÄŸlayarak bu açmazdan nasıl çıkabilir?

Cumhuriyetçileri yönlendiren yeni muhafazakarların hassas noktasına odaklanan bir yaklaşım etkili olabilir. Tamam vergiler artırılmasın; tamam harcamalar kısılsın… Özellikle askeri harcamalar gereken ölçüde kısılsın, 140 ülkedeki Amerikan üslerinin yarısı kapatılsın! Borçlanma tavanı artırılmaz ise daha da ileri gidebilecek hamleler tasarlanabilir… Ne dersiniz Obama yönetimi böyle bir hamle yapabilir, borçlanma tavanının artırılması veya artırılmaması ihtimallerinde gerekli hamleleri kararlılıkla uygulayabilir mi?

ABD’ye iliÅŸkin küresel tabular var ve artık ÅŸeklen de olsa tartışılabiliyor. Söz konusu ülkenin kredi notunun düşmesi veya askeri harcamaların kısılması türdeÅŸ felaketlere yol açabilir, biri finansal kaosa diÄŸeri ise güvenlik endiÅŸesine sebep olarak istikrarsızlığın dayanılmaz boyutlara ulaÅŸması ile sonlanabilir. Euro bölgesinin sorunlu ekonomileri veya geliÅŸmekte olanların kredi notu düşürülebilir, her türlü harcamalarını kısması destek için ön ÅŸart olarak öne sürülebilir; fakat benzeri bir yaklaşımın ABD için gündeme gelmesi sistemik riski artıracağı için durum farklılaşır!..

İçinde bulunduÄŸumuz küresel koÅŸullarda ABD’nin eski lükslerini kısa vadeden öteye sürdürmesi pek olası deÄŸil ya askeri harcamalarını dramatik boyutta kısacak ve evine çekilecek ya da kredi notu düşecek… Aslında olacakların farkındalar ve bu nedenle ÅŸimdilik pek baÅŸarılı olamasalar bile yeni bir dünya düzeni peÅŸinde koÅŸmaktan vazgeçemiyorlar; Cumhuriyetçileri yönlendiren yeni muhafazakarlar askeri harcamaların kısılmasını önlemek adına geri adım atabilir…

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir