Biz Türkiye’de neden iyi yetiÅŸmiÅŸ gençlere yaptıkları eÄŸitimin karşılığını hakkıyla veremiyoruz?
Geçen gün Avrupa Kalkınma Bankası’nın (EBRD) 2013 yılı ‘Geçiş Dönemi’ (Transition) raporuna bakarken gözüme çarptı. Merak ettim. Amerika’dan temel bilim ve mühendislik dallarından doktora alanların sayısına bakarsanız, Türkiye, geçiş dönemi ülkelerini geçiyor. 2011 yılı itibariyle Amerika’da temel bilim ve mühendislik dallarında doktora alan Türkler her bir milyonluk nüfusta 90 civarında. Aynı oran Polonya, Macaristan, Çek Cumhuriyeti gibi geçiş dönemi ülkelerinde 30’u geçmiyor. Toplam sayıları 300’ü aşıyor. Gelişmiş ekonomilerde ise aynı oran 80 düzeyinde. Buna bakarsanız, Türkiye, iyi yetişmiş işgücü açısından kötü değil. Peki, öyleyse neden harikalar yaratamıyoruz? Neden inovasyon endekslerinde yerlerde sürünüyoruz? Bu temel bilim ve mühendislik doktorları şimdi nerede? Ne yiyip ne içiyorlar? PISA’daki durumumuz da önemli ama hazır yetişmiş işgücümüze de bakalım. Biz şimdiki çocuklar nasıl yetişecek diye merak edip klavye eskitiyoruz. Buyurun yetişmişi var. Ona ne yapıyoruz? Ben pek meraklandım doğrusu.
Yazının devamı için TIKLAYINIZ. (Radikal Gazetesi)