Sürdürülebilir mi?

Ekonomiye duyulan güvenin toparlanması gerekiyor ki özel kesim yatırımları canlanmaya başlasın ve büyüme daha sağlıklı bir yapıya kavuşsun.

Araya Gezi Parkı direnişi ve çevresinde gelişen olaylar girdi, yazamadım. Bu hafta önemli veriler açıklandı. Kısaca değerlendirmeye çalışayım. Yılın ilk çeyreğine ilişkin gayri safi yurtiçi hasıla (GSYH) verilerinde birkaç nokta önemli. Bir yıl öncesinin aynı dönemine kıyasla yüzde 3 oranında büyümemizin temel nedeni, kamu yatırımı ve tüketimindeki büyük artış. Kamu tüketimi 0.7 puan, kamu yatırımı ise 2.2 puan yukarıya çekti büyüme oranını. Özel tüketim ve yatırım harcamaları ile net dış ticaretin büyümeye katkıları ‘sıfır’ düzeyinde. Bütçe açığımız ile kamu borcunun GSYH’ye oranları çok düşük bir düzeyde. Dolayısıyla özel kesim talebinin yetersiz kaldığı bir dönemde, kamu kesimi devreye girebiliyor. Böyle bir manevra alanı 1990’larda yoktu; bu manevra alanını kazanmış olmamızın kıymetini bilmek gerekiyor.

Yazının devamı için TIKLAYINIZ. (Radikal)

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir