Aman yabacı ürkmesin, kimseler duymasın!

Aman yabacı ürkmesin, kimseler duymasın!

 

Bakın bir anda otistik ekonomimiz nasılda barışsever oluverdi?

Barışımı seviyorlar yoksa, paralarını mı derseniz?

Elbette paralarını!

Elin yabancısı, benim karakaşıma, karagözüme hayran olduğu için mi geldi ki böyle düşünsün?

Bir masaya oturmadan ya da elini kolunu birilerine uzatmadan, deneyimli rahmetli büyüklerimiz, nurlar içinde yatsınlar, yiyelim, içelim ama hesabımızı bilelim dememişler mi? Aynı zamanda ayağımızı yorganımıza göre uzatalım, işten artmaz dişten artar da demişler…

Bakın ortalık birden karışınca ilk ne söyleniyor?

Soğukkanlı olalım!

Ama her konuda, bu anlayış, nerede ise toplumumuzun dış ve iç siyasetinde düsturu haline getirildi. Birbirimize karşı elbette sakin ve soğukkanlı olalım ama dış ülkelerden bize yansıyan olaylarda, buz kesip kalakalmak da nedendir?

Dolar ve döviz bir anda oynayıverdi!

Güneyde birden havanın rengi değişince mi, bu durum yaşandı acaba?

Otistik ekonomimize ve onu göklere çıkaranlara bakarsanız ne mümkün?

Türkiye ekonomisi havalandı, iniş takımlarını kapattı yüksek irtifalarda uçuyor.

Allah… Allah..

Daha dün gibi bir zamanda, yumuşak iniş yaparken, kaptan pilot frene bas, yardımcı pilot motorlara gaz verelim diye tartışırken, kuleden baş üstü piste çakıldığımız, dünya aleme duyurulmamış mıydı?

Şimdi ise uçuyoruz(!)

Dolar hava yolları Troposfer de..

BIST hava yolları ise Stratosfer de uçuyorlar..

İthalata dayalı sermaye Mezosfer de, altimetrede bunu teyit ediyor çünkü dolar yükseliyor!

Esnaf Termosfer..

Mütedeyyin ekonomist (açlık- yoksulluk, tüm ücretliler) ve mütevazı yatırımcı (küçük yatırımcı ve mevduat sahibi) ise atmosferin beşinci son ve en uygun katmanında uçuyor ya da uçuruluyor…

Ekzosfer!

Faizler ve altın yere çakılırken, dış siyaset, ABD ilişkilerinde, gelişmiş ülkelerin başkanlarının ziyaret ve iadeyi ziyaretler, resimler, iltifatlar ekranlardan inmiyor..

Neden bu temaÅŸa derseniz?

Birincisi, küresel finans getirisi için yabancıya, ülkemiz bir cennet.

İkincisi, ABD, Avrupa ve İsrail için Suriye ve İran’a karşı Türkiye çıkarları için çok önemli çünkü Müslüman kitlelere ve evrensel değerlere karşı yaptıkları mezalimi ve bunları görmezden geldiklerini, başka türlü kamufle edemiyorlar. Anlayacağınız, bundan iyisi Şam da kayısı.

Üçüncü ve en önemlisi ise, önümüzde ki üç yıl içinde, Türkiye seçmeni, üç kere seçim ve belki bir kerede, anayasa genel halk oylaması için sandık başına gidecek! İşte bu yüzden kimsenin ayağı yere değmiyor, derecelendirme kurumu helikopterleri de dahil, uçan uçana..

Tüm bu sergilenenler ise elbette en çok halkımız etkiliyor ve aslında geleceğe de, sandıkta onlar karar verecek. Ama bu en etkin kitle ise ne yazık ki Ekzosfer de. Ekzosfer de ise oksijen yok ya da en düşük seviyede.

Şimdi anlaşılmıştır sanırım;

Millet durumu fark edip, irtifasını düşürüp, ayağını yere basmaya kalsa, ‘’biber gazı’’

Tam tersi yükseltse, atmosferden çıkıp boşlukta hepten savrulup yok olacak!

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir