Türkiye gözbebeğinin, varlık nedeninin, en büyük değerinin, Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 89. yıldönümünü kutluyor. Daha doğrusu kutlamaya çalışıyor. Ülkeyi yönetenlerle, ülkenin gerçek sahiplerinin arasında garip bir mücadeleye dönen kutlamalar, engellemeler arasında ortaya bir tavır olarak konuluyor.
Önce deprem nedeniyle ertelenen, sonra Cumhurbaşkanı’nın hastalığı nedeniyle taca atılan, yurtdışı ziyaretler bahane gösterilerek katılmaktan imtina edilen milli bayramlar mücadelesinde Türkiye akıl tutulması içinde varlık nedenini kutlama uğraşısı içinde.
Ulus, Ulus’ta buluşmaya çalışıyor, ama şehirlerden otobüslerin çıkışına izin verilmiyor ya da zorluk çıkarılıyor. Üstelik anayasal bir hak olan seyahat özgürlüğüne rağmen… Ülkenin kurulduğu Meclis’ten Atası’na yürümesi nedense büyük bir olay oldu. Başbakan’ın, Bakanlar’ın, Cumhurbaşkanı’nın kortejinin en önüne geçmesi gerekirken, Nasrettin Hoca’nın ipe un seren görüntüsü içindeler.
Siyasi partilerden derneklere kadar gidip bir çiçek bırakmanın bile barikatla karşılaştığı bu ülkede, Cumhuriyet değerleriyle alıp veremediğiniz nedir? Ben iktidar partisine oy verenler dahil herkesin, en azından büyük bir bölümünün bu değerler için canını verebileceğine inanıyorum. Peki o zaman derdiniz ne? Kimi kızdırmamanın telaşı içindesiniz?
Öğrenciler provokatör, gençler yasa dışı, siyasiler demokrasi düşmanı, iş isteyenler haksız, aydını, gazetecisi, siyasetçisi, bilim adamı terör örgütü mensubu, esnaf desen zaten doymaz, işçi, memur yetim hakkı yer, hukukçu size karşıysa darbeci damgasıyla karşı karşıya kalır; işsiz ise işe yaramazdır. İşadamı ise ve yakınıyorsa iş bilmezdir. Daha o kadar çok örnek verebilirim ki… Peki kim bu cumhur?
Milli irade diye ortalarda dolaştığınız bir ülkede, cumhura ait olan, meclis tarafından ilan edilen Cumhuriyet ile alıp veremediğiniz nedir? Siz bu ülkenin evladı değil misiniz ya da değil miydiniz? Nasıl bir paranoya içindesiniz ve ‘aldığımız istihbarata göre, organizasyonu yapanlar, organizasyonu provoke edecek’ diyecek kadar bir çılgınlık haline giriyorsunuz?
İktidar edenler bir tarafa ya MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli? Size denilecek söz kalmıyor? Bu nasıl bir biattır, bu nasıl bir milli değer anlayışıdır ki, ayak diremeyi bırakıp en önde gitmesi gerekenlere, kutlamaları engellemek yolunda destek veriyorsunuz? Sanırım karıştırdınız, Cumhuriyet Bayramı’nı kutlamak isteyen cumhur, Habur’dan giren terörist değil.
Sizin bu engellemeye destek çıkmak yerine, meclis içinden ya da dışından o meydana koşan muhalefetle birlikte halkın yanında olmanız gerekiyor. Bakın, bu ülkenin değerleriyle oynuyorsunuz? Gerek manevi, gerekse milli değerleri bu ülkenin kutsalıdır. Bunlarla zafer elde edemeyeceğiniz beyhude uğraşıyı bırakın. Hata yapıyorsunuz?
Gelin bu hatadan dönün ve gidip halkınızın yanında saf tutarak bu milli bayramı kutlayın. Yoksa bugünkü görüntünüz, tarih yaprakları arasında alnınıza sürülmüş kara bir olarak duracaktır. Ne diyor Atam? ‘Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.” İsteseniz de, istemeseniz de…
Sanki Devlet Bahçeli’nin de Türkiye Cumhuriyeti’ni istememe gibi bir derdi mi var ki? Böyle birşey mümkün değil. Haydi çeşitli paranoyalar içinde hükümetin cumhuriyet ile derdi var şeriat getirmek istiyor diyebilirseniz de mhp için bu akla bile gelmez. Son paragraf bütünlük içinde gidem yazıyı anlamsızlaştırmış malesef.