Geçen cuma ABD borsalarında sert düşüşler oldu. Yüzde 1.5 üzerindeki düşüşlerle karşılaÅŸan New York borsası endekslerinin bu durumu bu haftaya baÅŸlarken bizi fazla etkilemeyebilir. Çünkü düşüşün sebebi makro ekonomik sıkıntılardan deÄŸil, daha ziyade ABD’deki ÅŸirket karlarının yarattığı stresten kaynaklandı. Bu yüzden küresel çapta çok fazla negatif etkisi olmadı.
Türkiye’ye baktığımızda ise resim çok farklı. Cuma günü 70.150 seviyelerine kadar gerileyen Ä°MKB100 endeksi, ikinci seansta neredeyse yüzde 1’lik bir yükseliÅŸ yaparak 70.800 seviyesine kadar geldi ve geçen haftayı 70.774 seviyesinden kapattı. Yani dış piyasalardan olumlu bir ayrışma yaÅŸadık. Bu olumlu ayrışmanın en önemli sebebi FITCH’den gelecek not deÄŸiÅŸimi beklentisidir. FITCH’in Türkiye’de bir basın toplantısı ile not durumunu açıklayacak olması önemli ama bunu Türkiye’de yapması daha önemli. Cuma günü gelen bir açıklama ile TCMB 1 Kasım’da yapacağı toplantıyı 7 Kasım’a erteledi. Sanki önemli bir ÅŸeyler olacak. Bir ülkenin ilk defa yatırım yapılabilir seviyeye gelmesi çok önemlidir. BaÅŸka ülkelere baktığımızda da, benzer trendleri görüyoruz. EÄŸer notumuz artacaksa, bu durum daha önceki not artışlarından çok daha önemli olacaktır. Çünkü birçok geliÅŸmiÅŸ ülkenin mevzuatları, o ülkedeki bankalar, fonlar ve yatırım ortalıkları gibi kurumların, yatırım yapılabilir notu olmayan bir ülkeye yatırım yapmasını yasaklıyor. Oysa bu finansal kurumlar içinde Türkiye’ye portföy yatırımı yapmak için ( Türk tahvillerini veya hisselerini almak için) can atanlar var.  Bundan dolayı bir not artışı gerçek anlamda farklılık yaratabilir ve daha önceki not artışlarından çok daha farklı olumlu etkiler yaratabilir. BU konuda rapor yazan ING Bank konuyu ayrıntılı irdelemiÅŸ ve Türkiye’ye 75 milyar dolara varan fon giriÅŸleri olabileceÄŸini belirtmiÅŸ. Bu rakam bana da yüksek gelse de oluÅŸabilecek bir trendi göstermesi açısından önemlidir.  EÄŸer notumuz yatırım yapılabilir seviyeye gelirse, kısa vadede coÅŸku yaÅŸarız ama not artırımın orta ve uzun vadede olumsuz etkileri de olacaktır. Bu tür zamanlarda TL çok hızla deÄŸer kazanmaya baÅŸlayarak sanayicinin üzerindeki maliyet yükünü hızla artırabilir. zaten son vergi artışları ve diÄŸer zamlar maliyet etkinliÄŸimizi azaltıyor. Bir de TL’Nin reel olarak deÄŸer kazanması buna eklenirse, cari açıkta çok hızlı artışlar görürüz. Bu konuda bugün gazetesindeki köşe yazımda vurguladığım noktayı da inceleyebilirsiniz.
Sonuç olarak önemli beklentiler arefesindeyiz ve dış piyasalardan olumlu ayrışmamız devam edebilir. Notumuz artarsa büyük ve coÅŸkulu bir parti yaÅŸarız. Ama paritede gece geç saatlere kadar kalmak yerine, partinin ortasında kenara çekilip ayrılmak anlamlı olabilir. Bugün borsa yatay açılış yapabilir ama piyasanın kafasının arkasında bu not durumu olmaya devam edecektir. Bu nedenle eÄŸer endeksi geri çekilmeye baÅŸlarsa ve yine 70 bine doÄŸru gelirse, uygun kağıtlarda pozisyon açılabilir.  Bol kazançlı bir hafta olması dileÄŸiyle…
hocam teşekkürler güzel yorumlarınız için.
Hocam ben ekonomist değilim ama mantık mantıkdır.Eğer hükümet borsa ve tahvile sağlam bir vergi koymazsa.not arttırımı ile önce uçar sonra burn üstü çakılırız.Anadoluda fabrika binalarının yarısı kiralık yarısı satılık,sadece finans kesimi karda.bir mahallede sadece tefeciler para kazanıyorsa o mahalleden tüyme zananı gelmişte geçiyordur.