ÇeÅŸitli açılardan para politikasının duruÅŸunu irdeleyebiliriz. DoÄŸal olarak akla gelen ilk soru para politikasının sıkılaÅŸtırma mı yoksa gevÅŸeme yönünde mi olduÄŸu. Cevap: Para politikası gevÅŸeme ve geniÅŸletme sürecinde. Para politikasının gevÅŸemesi için mutlaka Merkez Bankası’nın politika faizini aÅŸağı çekmesi gerekmiyor. Önemli olan kısa vadeli faizlerin hangi yönde hareket ettiÄŸi. Para bol olup gecelik vadede faizler düşüyorsa, para politikası gevÅŸeme yönünde bir duruÅŸ sergiliyor demektir.
Gecelik vadede repo oranları bir ara yüzde 10’un üzerindeydi. Son dönemde bu faiz (gecelik repo faizi) yüzde 6’nın altına dahi geldi. Merkez Bankası’nın hâlâ politika faizi diye adlandırdığı faiz bandının alt sınırına (yüzde 5.75) dayandı.
POLİTİKA FAİZİ ÖNEMLİ Mİ?
Merkez Bankası faiz bandını deÄŸiÅŸtirmedi. Yani, günün birinde Merkez Bankası’nın bankalara vereceÄŸi borcun faizi yine çift hanede olabilir. Döviz kurlarındaki geliÅŸmelere göre, Merkez Bankası bankalara vereceÄŸi borcun faizini belirlemede elinin serbest olmasını istiyor. Bu konuda çok haksız deÄŸil.
“Politika faizi” kavramının yeni uygulama çerçevesinde önemi pek kalmadı. Piyasada gerçekleÅŸen faiz üst sınıra yakınken üst sınır önemli oluyor. Faizler alt sınıra yakınken, koridorun alt sınırı önemli oluyor. “Para politikası gevÅŸiyor” demeden para politikasını gevÅŸetmek mümkün. Tersi de doÄŸru. Dolayısıyla, para politikasında yapılabilecek deÄŸiÅŸikliÄŸin haber yaratma ve beklentileri yönlendirebilme gücü azaldı.
Kısa vadeli faizlerin ekonomide reel faaliyetleri ne kadar etkilediÄŸi çok iyi teÅŸhis edilebilen bir olgu deÄŸil. Büyük bir olasılıkla kısa vadeli faizler ekonomik büyüme açısından çok önemli deÄŸil. Önemli olan, ekonomiye döviz giriÅŸlerinin miktarı ve buna baÄŸlı olarak döviz kurlarının düzeyi ve kurlarda beklenen deÄŸiÅŸimin yönü. Bu açıdan, kısa vadeli faizlerin düşmesi ekonomik büyümeye fazla bir katkı yapmayabilir, ama Merkez Bankası’nın devreye soktuÄŸu munzam karşılık uygulaması ekonomik büyümeye katkı yapabilecek yönde çalışıyor.
Yazının devamı için TIKLAYINIZ.