Bol ve Ucuz Para Risk Yaratır mı?

2008 Krizi’ne nasıl gelindi diye sorulsa, birçok kişi şu cevabı verecektir: “Gelişmiş ekonomilerdeki uzun süreli çok düşük faiz oranları varlık fiyatlarını şişirdi. Emtia ve gayrimenkul fiyatları fırladı. Bol para risk algısını değiştirdi. Balon patladı. Pislik ortalığa yayıldı.“ Şimdi ne oluyor? Gelişmiş ülkelerde faizler giderek sıfıra yaklaşıyor. Uzun süre faizlerin düşük kalacağına yönelik taahhütlerde bulunuluyor. Risk algısı değiştirilmeye çalışılıyor. Varlık fiyatlarının yeniden şişmesi arzulanıyor. Kısacası, 2008 Krizi’ne yol açan ortamın yeniden oluşturulması hedefleniyor. Henüz bu hedefe çok uzaktayız. Ama, hedefe yaklaşılırsa, yeni bir kriz söz konusu olmaz mı?

AYRIŞMA SONSUZA KADAR SÜRMEZ 
2008 Krizi’ni oluşturan ortam bol ve ucuz paranın serseri mayın gibi küresel ekonominin her bir köşesine dağılmasıydı. Para yalnızca gelişmiş ülkelerdeki emtia, gayrimenkul ve diğer varlık sınıfına değil, gelişmekte olan ülkelere de gitti. Uluslararası sermaye hareketleri hem hızlandı hem de yoğunlaştı. Bu sayede bizim gibi ülkeler tarihlerinde görülmemiş dış kaynak çekebildiler. Ekonomik büyümeleri rekorlar kırdı. Gelişmekte olan ülkeler 2008 Krizi sonrası göreli olarak çok çabuk toparladı. Nedeni, kamu finansman dengesinin gelişmişlere göre daha iyi olmasıydı. Varlık fiyatlarındaki şişme gelişmişler kadar değildi. Bankalar fiyatları şişip de patlayan varlıklara yoğun bir biçimde yatırım yapmadıklarından sağlıklı konumunu koruyabildiler. Kısacası, gelişmekte olan ülkelerin finans piyasaları bir ölçüde gelişmişlerden ayrışabildi. Ekonomik büyümeleri düştü, ama göreli yüksek büyümelerini 2008 yılı sonrası da devam ettirebildiler. 2000’li yıllarda, küresel krize giden yolda, gelişmekte olan ekonomilerde kamu finansman dengesi büyük ölçüde daha sağlıklıydı. Ucuz ve bol para gelişmekte olan ülkelerin özel sektörüne yaradı. Özel sektör bolca dış kaynak bulabildi. Krediler genişledi. Yatırım ve tüketim harcamaları arttı. Finansman dengesi bozuk olan ve giderek bozulan, kamu kesimi değil özel sektör oldu.

Yazının devamı için TIKLAYINIZ.

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir