Herhalde son zamanların en iyi Cuması’nı geçirdim. Önce yarın AB dönem başkanlığını devralacak Minik Palikarya (Kıbrıs Rum Kesimi) 10 milyar Euro yardım almaya zorlandı, bir nesil geri ödeyemezler. Sonra Fileli Perileri’nin ardından Pota’nın Kanatlılar’ı da Londra bileti aldı. NASA Uzay Laboratuarı’ndan ısmarladığım klima cihazı geldi, şu anda rüzgardan uçmamak için koltuğuma taş bağladım ve emniyet kemerimi kullanıyorum. Soğuktan ellerimin kasılmaması için de dün akşam saat 20:00’den bu yana Folgers-Southern Comfort takılıyorum. En son olarak AB zirvesi hiçbir karar almadan sonlandı, ama tam düşündüğüm gibi piyasaların beklentileri tatmin edildi.
Bu arada tek kahramanım, Sultan Süleyman’dan bu yana bu toprakların gördüğü en büyük Fatih Sevgili Tayyip’im bir de Suriye’ye girerse, vallahi havaya sıkmaktan evde Kaleş mermisi kalmayacak. Gidip Özgür Suriye Ordusu’nun bodrumu komuta merkezi olarak kullanan arkadaşlardan ödünç alacağım.
Ne kadar çok arzulasam da bu kadar çok konuyu tek bir yazıda yorumlayamam. Ben belki de Kutsal Metinler’de adı geçen “Divine Forecastar” (İlahi Tahmin Yapıcı) olabilirim, ama maalesef hala bir faniyim. Dolayısı ile KADIN SPORCULARIMIZIN başarısı ve AB zirvesine yoğunlaşacağım. Bir kere, şu kadın sporculara “kızlarımız” demekten vazgeçin. Bunu ABD’li bir kadın basketbolcuya söyleseniz size öyle bir ağız-burun estetiği yapar ki 3 ay pipetten beslenirsiniz. O cinsin adı “KADIN’dır”, “kız” özel ve geçici bir halidir.
Siz sahada ribaund olan o kadınları gördünüz mü? En ufağına barda laf atsanız, bir ay husyelerinizi böbreklerinizden çıkaramazsınız. Kadın sporları feminen olaylar değildir. Bu sporculara “peri”, “kanatlı”, “sultanlar”, “muhteşem bakireler” gibi lakaplar takmaktan vazgeçin. Size birkaç tane lakap tavsiye edeyim:
Potanın Zalim Hatunları
File’in Kanlı Bacıları
Yeşil Saha’nın Nene Hatunları
Eli Maşalılar Geliyor
Dominant Yengeler Klubü
Yazının devamı için TIKLAYINIZ.
:grin: