Türkiye’nin, IMF’nin Acil Yardım Fonu’na 5 milyar dolarla katılacağı açıklandı. Açıklama G-20 zirvesine denk getirildi. Merkez Bankası rezervlerinden aktarılacak bu parayı ihtiyaç duyulması halinde Türkiye kullanabilecek. Para aynı zamanda uluslararası rezervlerde görünecek.
Yeni katılımlarla birlikte fondaki para 360 milyar dolardan 436 milyara yükseldi. IMF bu kaynakla mali krizde olan ülkelere fon kullandıracak.
Fona bizim gibi geliÅŸmekte olan ülkelerden Rusya ve Brezilya 10’ar milyar dolarla katılmış. Çin 43 milyar dolar aktaracak. Bizim rezervimiz onlar kadar yüksek deÄŸil, ekonomimiz de büyük deÄŸil. Ayrıca yüksek cari açık veren bir ülke olarak döviz rezervi biriktirmenin maliyeti bizim için daha yüksek. Yani Türkiye’nin uluslararası dayanışma fonuna 5 milyarla katılımı daha anlamlı.
NEYÄ°N GÖSTERGESÄ°: Bu katılımın Türkiye ekonomisi açısından daha baÅŸka anlamları da var. Türkiye IMF’nin kurucusu ve aynı zamanda en büyük müşterilerinden. Kurumla 19 kez program anlaÅŸması ve fon kullanım anlaÅŸması yapmış. Sonuncusu 2007’de bitti. Ardından küresel kriz baÅŸladı. Aradan 5 yıl geçti. Kriz henüz sonlanmış deÄŸil. Türkiye ise IMF ile herhangi bir anlaÅŸma yapmış ya da yardım istemiÅŸ deÄŸil.
Buna karşılık krizden az etkilenen ülkelerden biri. Bankacılığı krizden daha güçlenerek çıktı, reel sektörü dış borçlarını çevirmeyi baÅŸardı, kamu kesimi de borç ödemelerinde zorlanmadı. Bu açıdan IMF ile yeni bir anlaÅŸma yapmamak Türkiye’ye bir büyük küresel krizde bile ayakları üzerinde durabilmeyi öğretti, rüştünü ispatlattı. Åžimdi de cari açığı en yüksek ülkelerden biri olmasına karşılık Acil Kurtarma Fonu’na böylesine gönüllü katılımla bu baÅŸarısını perçinliyor. Ekonominin nereden nereye geldiÄŸinin net bir göstergesi bu. Fona bu katkı, ÅŸimdiye kadar yapılanların bir sonucu ve sigorta poliçesini artırmak gibi bir ÅŸey. Bundan sonraki baÅŸarı ise bu sigorta poliçesi karşılığında hasar ödemesi yapılmasını istememek olacak.
Yazının devamı için TIKLAYINIZ.