Temel’e Sormuşlar ”Para mı Akıl mı İstersin?”

Temel başlıktaki soruyu “İkisi de olsa olmaz mı?” diye yanıtlamış. Bu aslında bir Temel fıkrasını benim değiştirerek uygulamam. Bunu biraz daha ileri götürüp aynı soruyu KOBİ’lere sorup yine aynı yanıtı veriyorum, “KOSGEB bize hem bilgi ve akıl, hem de para verse olmaz mı?”

KOSGEB başkanı dostum Mustafa Kaplan’ın, Ankara haber müdürümüz Hüseyiin Gökçe’ye yaptığı açıklamalarda, bir yandan 2011 yılının destek programında KOBİ’lere 158 milyon lira kaynak aktardıkları bilgisini veriyor, bir yandan da bu yıl için bunun 2.6 katı 422 milyon liralık portföyle destekleyecek proje beklediklerini açıklıyor. Ardından “Destekleriyle kısa vadeli ve finansman odaklı çözümler yerine, KOBİ’lerin yönetim becerilerini, üretim kabiliyetlerini ve rekabet güçlerini artırma alanlarına yöneleceğini” söylüyor.

Bu bende bilinen bir temel fırkasındaki soruyu değiştirerek sormak ihtiyacını doğurdu. “Temele sormuşlar para mı akıl mı istersin?” Temel’in cevabı doğal olarak “İkisi bir arada olmaz mı?” şeklinde olmuş.

KOSGEB’in hizmet alanı içersinde yer alan KOBİ’lerin de hem “Akla”, hem de “Projelerini yürütecek paraya” ihtiyaçları var…

Kaplan’ın açıkladığı 2011 destek sonuçları ve onu önemli ölçüde artırmayı amaçladıkları 2012 destekleri de bir yandan “Akıla-eğitime” diğer yandan “Para vermeye” dayanıyor. Temel’in isteğine uygun “Para ve akıl ikisi bir arada sunulmaya” çalışılıyor…

Sanırım Kaplan’ın “Finansman odaklı çözümler yerine”, “Yönetim becerisi, üretim kabiliyeti ve rekabet gücü artırıcı” destekleri önde tutacaklarını açıklası, KOBİ’lerin bugüne kadar KOSGEB’i hep “Para alınacak” hatta “Hibe alınacak” bir kuruluş gibi görmelerinden, öyle lanse edilmesinden kaynaklanıyor… KOBİ’lerin bu zihni modelinin değişmesi isteniyor…

Haberde 2012 yılında KOBİ’lerin genel destek programı, işbirliği programı, Ar-ge inovasyon  endüstiriel uygulama desteği, girişimcilik desteği gibi programlardan yararlanabileceklerini öğreniyoruz.  Ayrıca, İMKB’de Gelişen İşletmeler Piyasasında işlem görmelerinde ve Tematik Projelerle yöresel ve bölgesel kaynak geliştirmeleri konularında da destek alacakları belirtiliyor.

Bütün bunlar KOBİ’ler açısından önem taşıyor. Ama bu yıl KOBİ’ler açısından ayrıca önem taşıyan iki konu var. Bunlardan birisi Haziran ayında yürürlüğe girecek TTK’na uyum açısından KOBİ’lere verilecek eğitim ve hizmet desteğinin ne olacağı. İkincisi de son aşamasına geldiği belirtilen yeni Teşvik Yasasının KOBİ’lerle ilgili neler getirdiği.

Doğaldır ki, KOBİ’lerin en önemli kamu destek örgütü olan KOSGEB’e bu iki alanda da önemli görev düşecektir. KOSGEB’in KOBİ’lerin yeni TTK’nun getirdiği yükleri aşmasında hem eğitim hem de parasal olarak yeni destekler geliştirmesi gerekecektir. KOBİ’lere zorunluluk getiren internet sitelerini kurmalarından, yeni yasanın talep ettiği şeffaf yönetim modelini yaratmaya kadar KOSGEB’in vermesi gereken destekler ve önemli görevler düşeceği inancındayım.

KOSGEB, KOBİ’ler için hem her alanda bilgi ve eğitim sunmak durumunda olmalıdır. Hem de gereğinde parasal destek programlarını gündeme getirerek kolaylıklar sağlamalıdır.

KOBİ’lerin kendilerini geliştirmeleri için hem bilgiye ve akla, hem de paraya ihtiyaçları vardır. KOSGEB’e düşen de kendi kadrolarını geliştirip bilgili kılarak bir yandan KOBİ’lerin sorunlar karşısında hem eğitilmelerine yardımcı olmak, hem de elden geldiğince KOBİ’lerin üretim güçlerini, rekabetçiliklerini artırmada ihtiyaç duydukları finansman desteği sağlamak olmalıdır.

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir