2011’de Türkiye ekonomisine iliÅŸkin yapılan tartışmalarda baÅŸköşede yer alan konulardan biri de cari iÅŸlemler açığıydı. Hem cari açıktaki yükselme hem de finansmanının özellikle yılın ilk aylarında ağırlıklı olarak kısa vadeli olması bir risk unsuru olarak algılandı. Bu nedenle de cari iÅŸlemler açığına karşı yapılabilecekler gündemi meÅŸgul etti.
Ödemeler dengesine ait en güncel veri Kasım 2011 için elimizde var. Grafikte aylar itibariyle son on iki aylık cari iÅŸlemler açığının Ocak 2001’den bu yana geliÅŸimi gösteriliyor. 2001 krizinde cari iÅŸlemler fazlamız var. Küresel krizin derinleÅŸtiÄŸi 2009’da ise cari iÅŸlemler açığımız önemli ölçüde azalıyor. Sonra hızlı bir artış yaÅŸanıyor. Kasım ayında ise 2009’un sonlarından bu yana ilk defa on iki aylık toplam cari açıkta azalma oldu. GrafiÄŸin en sonunda bu ters dönüşü bir görmek mümkün.
Uzun bir süredir ilk defa son on iki aylık cari işlemler açığımızda gerçekleşen azalma bundan sonra da sürer mi? Ebet, bu gelişmenin sürmesi bekleniyor. İki nedenle:
Ä°lk ve en önemli neden 2012’de Türkiye ekonomisinin 2011’e kıyasla daha düşük bir oranda büyüyecek olması. 2011 büyüme oranı muhtemelen yüzde 8-8.5 arasında olacak. Oysa 2012 için resmi büyüme tahmini yüzde 4. OECD ve IMF’nin tahminleri yüzde 2-3 aralığına iÅŸaret ediyor. Daha önce sizlerle paylaÅŸtığım büyüme tahminim ise yüzde 1-3 arasındaydı. Daha düşük bir büyüme oranı, daha düşük bir üretim artışı ve dolayısıyla eskisine kıyasla daha az ara malı ithalatı anlamına geliyor. Bu ortamda yatırımların artış hızının azalması ve bu nedenle yatırım malı ithalatının da eskiye kıyasla düşmesi beklenir. Her iki yolla da cari açığı düzelir.
İkinci neden, liranın önemli ölçüde değer yitirmiş olması. Döviz kurundaki bu artış, bizler için ithal malları daha pahalı, bizim ihraç ettiğimiz malları ise yabancılar için daha ucuz hale getiriyor. Bu yolla da cari açığımızın olumlu yönde etkilenmesi beklenir.
Cari iÅŸlemler açığımızı artırma yönünde çalışacak unsurlar da var. Ä°ki tane ve her ikisi de Avrupa ile ilgili. Ä°hracatımızın yarıya yakını Avrupa’ya yönelik. Avrupa ekonomilerinin 2012’de küçülmeleri bekleniyor. Eskiye kıyasla bizden daha az mal satın alabilirler. Ä°kincisi, euro dolar karşısında deÄŸer kaybediyor. Bu durumda liradaki deÄŸer kaybı, dolara karşı daha fazla euroya karşı daha az oluyor. Demin döviz kurundaki artışın ihracatımızı olumlu yönde etkileyeceÄŸini belirtmiÅŸtim. Ama lira euro karşısında o denli deÄŸer kaybetmez ya da deÄŸerlenirse, bu avantaj ortadan kalkabilir.
Cari iÅŸlemler açığının arzu edildiÄŸi kadar azalmaması da mümkün ama daha az bir olasılık. Büyüme oranı tahminlerdeki kadar düşük olmazsa cari açıkta tatmin edici bir azalma olmaz. Büyüme oranının hangi düzeyde gerçekleÅŸeceÄŸi büyük ölçüde yurtdışından Türkiye’ye ne düzeyde kaynak giriÅŸi olacağı ile ilgili. Tüm düşük büyüme tahminlerinin arkasında kaynak giriÅŸinin belirgin biçimde azalacağı düşüncesi var. Kaynak giriÅŸini artıracak her geliÅŸme Türkiye’nin 2011’de daha yüksek bir oranda büyümesini saÄŸlayacak ve az önce verdiÄŸim tahminleri yapanlar yanılmış olacaklar.
Kaynak giriÅŸinin korkulduÄŸu ölçüde azalmaması ÅŸu unsurlara baÄŸlı. ABD Merkez Bankası yeni bir parasal gevÅŸemeye gidebilir. Böylelikle piyasaya çıkan paranın bir kısmı daha fazla getiri elde etmek için bizim gibi ülkelere gelir. Bu olmasa bile Avrupa’daki bankaların sermaye yeterlik oranlarını, düzenleme ve denetim otoritelerince belirtilen düzeye getirmek için, bilanço küçültmek dışında bir yol bulmaları halinde, Türkiye gibi ülkelere dış kaynak giriÅŸi korkulduÄŸu kadar azalmayabilir. Şüphesiz her ikisi de gerçekleÅŸirse büyüme oranımız resmi tahminin de üzerine çıkabilir.
Buraya kadar enerji fiyatlarının etkisinden hiç söz etmedim. Açık ki ham petrol ve doğal gaz ithal fiyatlarında uluslar arası piyasalarda gerçekleşecek artışlar, yukarıdaki koşullardan bağımsız olarak cari işlemler açığını olumsuz yönde etkileyecekler. Özellikle ABD-İran ilişkilerine dikkat etmek gerekiyor.
Grafik 1. Cari işlemler açığı: 2001 Ocak – 2011 Kasım (milyon dolar, son on iki aylık toplam). Kaynak: TCMB.